Küresel piyasalar, geçtiğimiz haftayı ABD ile Çin arasındaki geçici tarife anlaşması ve ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ın açıklamalarıyla pozitif bir havada tamamladı. Şimdi ise yatırımcıların gözü, açıklanacak olan önemli makroekonomik verilere çevrilmiş durumda. Piyasaların yönü, bu verilerin ışığında şekillenecek.

ABD-Çin Anlaşması ve Belirsizlikler

ABD yönetiminin korumacı ticaret politikaları çerçevesinde uygulamaya koyduğu gümrük tarifelerine ilişkin gelişmeler, piyasaların seyrini etkilemeye devam ediyor. ABD ve Çin'in karşılıklı tarifeleri 90 gün boyunca indirme konusunda anlaşması, piyasalardaki stresi bir nebze olsun azalttı. Ancak, tarifelerin düşük de olsa uygulanacak olması ve gelecekte yaşanabilecek olası gerginlikler konusundaki soru işaretleri hala geçerliliğini koruyor. Bu durum, yatırımcıların temkinli bir duruş sergilemesine neden oluyor.

Fed Başkanı Powell'ın Açıklamaları

Tarifelerin ABD ekonomisine etkilerinin kısmen izlenmeye başlandığı bu dönemde, Fed Başkanı Powell'ın para politikası stratejilerine ilişkin mesajları büyük önem taşıyor. Powell, ekonomik ortamın 2020'den bu yana önemli ölçüde değiştiğini ve bankanın para politikası stratejisinin gözden geçirilmesinin bu değişikliklere ilişkin değerlendirmelerini yansıtacağını belirtti. Mevcut gözden geçirme sürecinde son 5 yılın deneyimi ışığında bankanın stratejik çerçevesinin yönlerini yeniden ele alacaklarını ifade eden Powell, uzun vadeli politika faizi seviyesine dair birçok tahminin yükseldiğini vurgulayarak, "Daha sık ve potansiyel olarak daha kalıcı arz şoklarının olduğu bir döneme giriyor olabiliriz" dedi.

Powell, mevcut gözden geçirme sürecinde son beş yılın deneyimlerinden öğrenilenler üzerine tartışmalar yürütüldüğünü ve gelecek aylarda konsensüs bildirisindeki belirli değişikliklerin değerlendirilmesini tamamlamayı planladıklarını da sözlerine ekledi. Bu açıklamalar, Fed'in gelecekteki para politikası adımlarına dair ipuçları sunması açısından yakından takip ediliyor.

Enflasyon Verileri ve Fed'in Beklentileri

Tarifelerin küresel ticareti olumsuz etkileyebileceği ve enflasyonist baskıları yeniden canlandırabileceğine yönelik endişeler sürerken, ABD'de açıklanan son enflasyon verilerinin beklentilerin altında kalması, piyasalardaki gerginliği bir miktar azalttı. Analistler, salı günü açıklanan enflasyon verilerinin tarifelerin etkilerini kısmen yansıttığını belirtiyor. Özellikle mayıs ayı enflasyon verilerinde gümrük vergilerinin fiyatlar üzerindeki etkilerinin daha net bir şekilde anlaşılabileceği öngörülüyor.

Bununla birlikte, Fed'in, enflasyonda yıllık bazda yavaşlamaya rağmen para politikası adımı atmak için tarife politikaları nedeniyle oluşabilecek fiyat baskılarının daha da belirginleşmesini bekleyeceği tahmin ediliyor. Para piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed'in yapacağı faiz indirimine yönelik beklentilerin eylül ayına kaydığı görülüyor. Fiyatlamalarda bankanın yıl genelinde ise toplam 2 kez politika faizini indireceği öngörülüyor. Bu durum, yatırımcıların risk iştahını etkileyen önemli bir faktör olarak öne çıkıyor.

Küresel piyasalar, yoğun veri gündemi ve merkez bankalarının açıklamalarıyla birlikte dalgalı bir seyir izlemeye devam ediyor. Yatırımcılar, açıklanacak olan makroekonomik verileri ve Fed'in olası adımlarını yakından takip ederek portföylerini şekillendirmeye çalışacaklar. Özellikle enflasyon verileri ve ticaret savaşına ilişkin gelişmeler, piyasaların yönü üzerinde belirleyici bir rol oynayacak.