
Kızından İşkence Gören Anne: 16 Yaşındaki Kabusum Oldu!
İngiltere'de yaşayan 53 yaşındaki avukat Juliet Armitage'in yaşadığı travmatik olay, "Çocuktan Ebeveyne Şiddet (CPA)" vakalarının ne kadar arttığını gözler önüne seriyor. Beş yıldır 16 yaşındaki kızı Lizzie'nin fiziksel ve psikolojik şiddetine maruz kalan Juliet, yaşadığı kabusu şu sözlerle ifade ediyor: "Onun için canımı veririm. Ama aynı zamanda ondan çok korkuyorum."
Çocuktan Ebeveyne Şiddet (CPA) Nedir?
Çocuktan Ebeveyne Şiddet (CPA),toplumda az konuşulan ancak giderek yaygınlaşan bir sorun haline gelmiştir. Uzmanlar, ruh sağlığı krizleri, kamu hizmetlerindeki kesintiler ve hayat pahalılığının bu tür vakaları artırdığını belirtiyor. Ayrıca, ADHD gibi nörogelişimsel bozukluklar da çocukların öfke kontrolü üzerinde etkili olabiliyor.
- Ruh sağlığı krizleri
- Kamu hizmetlerindeki kesintiler
- Hayat pahalılığı
- Nörogelişimsel bozukluklar (ADHD gibi)
Anneye Yaşatılan Kabuslar
Dışarıdan bakıldığında başarılı ve sosyal bir genç gibi görünen Lizzie, evde annesine akıl almaz boyutlarda şiddet uyguluyor. Juliet'in saçını kopardı, parmağını kırdı, gözlerini morarttı. Saldırılar sonucunda kadının tükürük bezi patladı ve kalıcı görme hasarı oluştu. Juliet, "Sürekli tetikteyim, korku içinde yaşıyorum," diyor.
Juliet, kızını özel okula yazdırdı, terapilere götürdü, özel doktorlara başvurdu. 2022'de Lizzie'ye ADHD, ardından 2023'te otizm teşhisi kondu. Ancak ilaçlar ve terapiler şiddeti durduramadı. "Meltdowns" adı verilen öfke patlamaları, basit sebeplerle bile tetiklenebiliyor. Örneğin, telefon yasağı, para vermemek ya da arkadaşına gitmesine izin vermemek gibi.
Dava Geri Çekildi, Korku Devam Ediyor
Bir olayda Juliet'in kafası yere vuruldu, oğlu ise elini camdan korumaya çalışırken ağır şekilde yaralandı. Juliet, ilk kez kızına karşı şikayette bulundu. Lizzie gözaltına alındı, dava açıldı. Ancak duruşma günü Juliet, kızının bazı davranışlarının otizm kaynaklı olabileceğini düşünerek şikayetini geri çekti. Dava düştü.
Bugün Lizzie fiziksel şiddeti bırakmış olsa da, sözlü olarak annesini aşağılamaya ve tehdit etmeye devam ediyor. Juliet evde tüm bıçakları kilit altında tutuyor, her odaya kilit taktı, evin her köşesinde güvenlik kameraları var. Kızı yemeklerini odasında yiyor, Juliet'i emirle yönetiyor. "Eğer dediğini yapmazsam ya bir şeyleri kırıyor ya da saldırıyor," diyor.
Juliet'in yaşadığı bu beş yıllık süreç, onun psikolojisini altüst etti. Travma sonrası stres bozukluğu (PTSD) yaşıyor. "Kapı çarpması gibi seslerde bile kalbim ağzıma geliyor," diyor. Juliet hâlâ nedenini net olarak bilmiyor: kişilik mi, nörolojik bir bozukluk mu, yoksa ifade edemediği bir acı mı? Ama bir şeyi çok iyi biliyor: Kızını çok seviyor ve ondan çok korkuyor. Bu karmaşık duygularla yaşamaya çalışıyor.