
Elektrikli Araçlara Talep Şoku! Türk Halkı Ne İstiyor?
Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Eroldu, otomotiv sektöründeki son gelişmeleri değerlendirerek çarpıcı açıklamalarda bulundu. Özellikle yerli üreticilerin elektrikli araç üretimi konusundaki stratejilerine değinen Eroldu, Türkiye'deki tüketici taleplerinin bu stratejilerde önemli bir rol oynadığını vurguladı. Peki, Türk halkı elektrikli araçlara neden mesafeli duruyor? İşte detaylar!
Elektrikli Araçlarda Talep Düşüklüğü: Nedenleri Neler?
Hürriyet'ten Taylan Özgür Dil'in haberine göre, Cengiz Eroldu, Türkiye'deki otomobil üreticilerinin elektrikli araç üretme konusunda teknik bir sıkıntısı olmadığını belirtti. Eroldu, "Bugün aynı platformda hibrit, elektrikli ve içten yanmalı modellere üretilebiliyor. Platformlar hazır ama önemli olan müşteri talebi" dedi. Ancak, teşviklere rağmen elektrikli otomobillerin pazar payının %18-20 civarında olduğunu ve müşterilerin elektrikli araçlar konusunda tereddütleri olduğunu da sözlerine ekledi.
Eroldu'nun açıklamalarına göre, Türkiye'deki müşteri profilinin büyük oranda içten yanmalı araçlara yöneldiği ve hibrit araçların da yeterli ilgiyi görmediği anlaşılıyor. Müşteriler, hibrit araçlarda herhangi bir ek fayda görmediklerini belirtiyorlar. Hafif ticari araçlardaki %0.5'lik elektrikli araç payı ise, teşvikler olmadan pazarın nasıl bir durumda olacağına dair önemli bir gösterge olarak değerlendiriliyor. Bu durum, elektrikli araç yatırımları için uygun bir ortamın henüz oluşmadığını ortaya koyuyor.
Elektrikli araçlara olan düşük talebin nedenleri arasında şunlar sayılabilir:
- Maliyet: Elektrikli araçların yüksek başlangıç maliyeti.
- Menzil Kaygısı: Şarj altyapısının yetersizliği ve menzil endişesi.
- Şarj Süresi: Benzinli araçlara göre daha uzun süren şarj süreleri.
- Altyapı Eksikliği: Yaygın bir şarj istasyonu ağının olmaması.
- Batarya Ömrü: Batarya ömrü ve değişim maliyetleri konusundaki belirsizlikler.
Batarya Yatırımları: Üretimde Kilit Rol
Cengiz Eroldu'ya göre, elektrikli araç üretimindeki bir diğer önemli engel ise batarya yatırımları. Bir otomobilin tek kişilik yatak boyutunda bir bataryaya ihtiyaç duyduğunu hatırlatan Eroldu, "Bu kadar büyük bir pazarda batarya olmadan 1-1.5 milyon adetlik üretimin elektrikli olması söz konusu olamaz. Batarya ithal ederek üretim yapmanın ciddi lojistik maliyeti var" diye konuştu. Bu durum, yerli batarya üretiminin önemini ve bu alandaki yatırımların gerekliliğini bir kez daha vurguluyor.
Türkiye'nin otomotiv sektöründe rekabetçi bir konuma gelebilmesi için batarya teknolojilerine yatırım yapması ve yerli batarya üretimini desteklemesi gerekiyor. Aksi takdirde, batarya ithalatına bağımlı kalınması, maliyetleri artıracak ve sektörün gelişimini olumsuz etkileyecektir.
Otomotiv Sanayii Derneği Başkanı Cengiz Eroldu'nun açıklamaları, Türkiye otomotiv sektörünün geleceği açısından önemli ipuçları sunuyor. Elektrikli araçlara olan talebin artırılması, batarya teknolojilerinde yerli üretimin desteklenmesi ve tüketicilerin endişelerinin giderilmesi, sektörün sürdürülebilir büyümesi için kritik öneme sahip. Aksi takdirde, Türkiye otomotiv sektöründe beklenen dönüşümü gerçekleştirmekte zorlanabilir ve rekabet gücünü kaybedebilir.